Sigorta pazarı hem artan doğal afetler hem ekonomik savaşlar nedeniyle zorlu bir yıl geçiriyor. Türkiye pazarında ise özellikle depremin etkileri öne çıkıyor.
VHV Reasürans Üst Yöneticisi Maximilian Stahl, Kahramanmaraş depremlerinin üzerinden üç ayı aşkın zaman geçmesine rağmen kayıpların sebep olduğu acıyı derinden hissetmeye devam ettiklerini belirtirken sigorta ve reasürans sektörünün üzerine düşen görevleri yerine getirmek için yoğun şekilde çalıştığını söyledi. Sürecin sektöre etkilerine de atıf yapan Stahl, şöyle devam etti:
“Reasürans yenilemelerinde 2022’nin çok iç açıcı geçmediği gerçeği ile bu yenileme dönemindeki fiyatlamalarda, özellikle katastrofik risklere karşı alınan reasürans koruma maliyetlerinde ciddi artışlar oldu. Ülkemiz özelindeki yenilemelerde de muhtemelen ciddi fiyat artışları ve yapı değişiklikleri gözlemleyeceğiz” dedi.
22 ÇEYREKTİR ARTIYOR
Yine, Marsh’ın yeni açıkladığı “Küresel Sigorta Piyasası Endeksi”ne göre küresel ticari sigorta fiyatları 2023’ün ilk çeyreğinde yüzde 4 arttı. Böylece, Ocak-Mart 2023 arka arkaya yükseliş görülen 22’nci çeyrek oldu. Bu kapsamda, Ekim-Aralık 2022’de yüzde 7 artan sabit kıymet sigortası fiyatları Ocak-Mart 2023’te yüzde 10 arttı. Kaza sigortası fiyatlandırması, bir önceki çeyrekle aynı, ortalama yüzde 3 yükseldi. Siber sigorta fiyatlarıdaki artış ise Ekim-Aralık 2022’de yüzde 28 iken yılın ilk çeyreğinde yüzde 11 oldu. Marsh Türkiye Eş Üst Yöneticisi Yeşim Aksüt şuna dikkat çekti: “Sabit kıymet sigortalarında devam eden hasarlar, reasürans ve sermaye maliyetlerindeki artış, belirli sigorta ürünlerinde kaynak kısıtlığı ile birlikte, müşterilerin zorlu piyasa koşullarıyla karşı karşıya kalmaya devam ettiği anlamına geliyor.”
TARIMIN ÖNÜNDEKİ RİSKLER İŞGÜCÜ EKSİKLİĞİ VE İKLİM
Allianz Trade’in hazırladığı ve yayımladığı güncel “Tarımsal Gıda Sektörü Risk Raporu”na göre Türk tarımının önündeki en büyük engellerin başında işgücü eksikliği, su kıtlığı ve olumsuz hava koşulları geliyor. Raporda tarımsal gıda sektörünün, kuraklık, sel veya aşırı sıcaklıklar gibi hava şartları kaynaklı risklere karşı savunmasız olduğu belirtildi.
Dengesiz hava koşullarının, mahsul verimini bozabileceği, kaliteyi düşürebileceği dolayısıyla da Türkiye’deki tarımsal üretimi olumsuz etkileyebileceği vurgulandı. Yine rapora göre sektörün etkinliği ve üretkenliğini etkilemesi olası bir diğer etken demografik değişimler ve göç kalıpları. Tarım sektörün işgücü sıkıntısı ile karşı karşıya kalması an meselesi.
