Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü’nün 4 Nisan 1949’da kurulduğu günden bu yana geçen 76 yıl boyunca, küresel güvenliğin korunmasında üstlendiği rolü vurgulayan NATO, yıl dönümünü birçok üye ülkenin yayımladığı mesajlarla kutluyor. Bu kapsamda Milli Savunma Bakanlığı da Türkiye’nin ittifaktaki rolünü ve bağlılığını ortaya koyan anlamlı bir mesaj paylaştı.
MSB’nin sosyal medya hesapları üzerinden yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı:
“NATO’nun 76’ncı kuruluş yıl dönümünü kutluyor, kolektif savunma anlayışıyla barış ve istikrarın korunması yönündeki çabaları desteklemeye devam edeceğimizi bir kez daha vurguluyoruz. Türkiye, 1952 yılından bu yana NATO’nun en önemli ve en aktif üyelerinden biri olmaya devam etmektedir.”
Türkiye, 1952 yılında NATO’ya üye olduktan sonra ittifakın güneydoğu kanadında önemli bir stratejik pozisyon üstlendi. Gerek coğrafi konumu, gerekse askeri kapasitesiyle ittifakın doğu sınırlarını koruyan ülkelerden biri olan Türkiye, son yıllarda hem kara hem hava hem de deniz kuvvetleriyle NATO görevlerinde aktif rol üstleniyor.
Milli Savunma Bakanlığı’nın mesajında da bu katkıya vurgu yapılarak, Türkiye'nin terörle mücadele, sınır güvenliği ve kriz bölgelerinde istikrarın sağlanması yönündeki faaliyetlerinin NATO’nun ortak çıkarlarıyla örtüştüğü belirtildi.
MSB açıklamasında Türkiye’nin NATO görev gücü içerisindeki rolüne dair bazı başlıklara da yer verildi. Özellikle son yıllarda öne çıkan bazı katkılar şunlar:
Kosova’da NATO KFOR harekâtında birlik komutası
Afganistan’daki insani yardım ve eğitim görevleri
Karadeniz ve Doğu Akdeniz’de deniz güvenliği operasyonları
Suriye sınırında radar ve hava savunma sistemlerinin koordinasyonu
NATO’nun Hazırlık İnisiyatifi kapsamında kuvvet tahsisi
Bu görevlerle Türkiye, sadece askeri değil, aynı zamanda diplomatik ve insani sorumluluklarını da yerine getirerek, küresel barışa katkı sunduğunu vurguluyor.
MSB tarafından yayımlanan mesajda, sadece geçmişe değil, geleceğe dair mesajlar da yer aldı. Türkiye’nin NATO içindeki duruşunun, ittifakın dönüşümüne katkı sağlayacak şekilde sürdürüleceği ifade edildi. Siber güvenlik, hibrit tehditler, iklim krizinin savunma stratejileri üzerindeki etkisi gibi konularda Türkiye’nin katkılarının artarak süreceği belirtildi.
Ayrıca açıklamada şu ifadeye yer verildi:
“Bölgesel ve küresel tehditlerin çeşitlendiği bu dönemde, NATO’nun dayanışma ruhunu koruması büyük önem taşımaktadır. Türkiye olarak, ortak savunma anlayışı çerçevesinde üzerimize düşen tüm sorumlulukları yerine getirmeye devam edeceğiz.”
MSB'nin mesajı, NATO’nun tarihsel dayanışmasına ve kolektif savunma ilkesine yapılan özel vurgularla dikkat çekti. "Birimize yapılan saldırı, hepimize yapılmış sayılır" ilkesi çerçevesinde Türkiye’nin, NATO’ya bağlılığının değişmeden sürdüğü kaydedildi.
Yetkililer ayrıca NATO’nun 21. yüzyıldaki rolünün sadece askeri caydırıcılıkla sınırlı olmadığını, toplumsal direnç, diplomatik denge ve uluslararası hukuk çerçevesinde yürütülen çok taraflı iş birliğiyle güçlendiğini de ifade ediyor.